Soluduğunuz havanın yeteri kadar temiz olması ne kadar önemli düşündünüz mü?
İç hava kalitesi, okullar da dâhil olmak üzere çeşitli iç ortamlardaki havada bulunan kirleticilerin düzeyleri ile ilgili bir kavramdır.
İç havadaki kirleticilerin düzeyleri ne kadar düşük olursa hava o kadar yüksek kaliteli, kirletici düzeyleri ne kadar yüksek olursa hava o kadar düşük kalitelidir. İç hava kalitesi, insan sağlığına ve okul ile işte kişilerin performansına doğrudan ya da dolaylı olarak etki eder.
Çoğumuz dışarıdaki hava kirliliğinin sağlığımızı etkileyebileceğini biliriz ama iç hava kirliliği de sağlığımızı ciddi bir şekilde etkileyebilir.
Çünkü iç havada kirletici düzeyleri dışarıya göre genel olarak 2 ile 5 kat, bazı özel durumlarda ise 100 katından fazla, daha yüksek olabilmektedir. Buna ek olarak, zamanımızın %80- 90’ını iç ortamlarda geçirdiğimizden iç hava kalitesi daha da bir önem arz etmektedir. Dolayısıyla, yapılan çalışmalar halk sağlığı açısından iç hava kirliliğini en önemli ilk beş etmenden biri olarak göstermektedir.
Okullarda İç Ortam Hava Kalitesi ve Önemi!!!
Bilimsel veriler, iç hava kalitesi ile astım da dâhil olmak üzere solunum yolu hastalıkları arasında ilişki olduğunu göstermektedir.
Ülkemizde astımın yaygınlığı her geçen yıl artan bir eğilim göstermektedir. Astım ve diğer solunum yolu hastalıkları okula devamsızlığın en önemli sebeplerinden biri olabilmektedir.
Devamsızlığa ek olarak, hastalık sebebiyle de performans kaybı olabilmektedir. Yapılan bilimsel çalışmalar, iç hava kalitesinin iyileştirilmesiyle hem yetişkinler hem de öğrencilerin verimliliklerinin, odaklanma ve hatırlama gibi mental işlerde başarılarının arttığını göstermektedir. Örneğin sınıflara yeterli taze hava sağlanmasıyla bulaşıcı hastalık yayılmasının ve devamsızlığın azaltılabildiği; öğretmenlerin genel sağlık durumları ve verimliliklerinde iyileştirme sağlanabildiği; öğrencilerin sınav notlarında ve mental işlerdeki performanslarında artış sağlanabildiği görülmüştür. Bir çalışmada, daha fazla taze hava verilen sınıflarda okuyan çocukların notlarının düşük taze hava verilen sınıflarda okuyanlara göre % 14-15 düzeyinde daha yüksek olduğu bulunmuştur.
ABD’de ilköğretim çağındaki çocukların astım yüzünden okula gitmedikleri gün sayısı 10.5 milyon gündür.
Düşük iç hava kalitesinin, geçici bir sebebe bağlanamayan baş ağrısı, gözler ve deride kızarıklık, öksürme ve nezle benzeri semptomlardan astımın tetiklenmesi, kötüleşmesi ve diğer solunum yolu hastalıklarına kadar sağlık etkilerine sebep olabileceği gibi öğrenci ve öğretmen performansını da olumsuz yönde etkilediği bilinmektedir.
Ek olarak, çocuklar yetişkinlere göre birim vücut ağırlıkları başına daha fazla hava solumaktadırlar ve gelişimleri devam etmekte olduğu için kirleticilerin etkilerine karşı daha hassas ve açıktırlar. Hassasiyet yaratan diğer etmenler, alerjisi veya astımı olmak, solunum yolu hastalığı olmak, baskılanmış bağışıklık sistemi olmak, kontakt lens kullanmak olarak sıralanabilir.
TMMOB İzmir Şubesi'nin okullar için hazırladığı dokumana ulaşmak için tıklayınız...
İç ortam hava kalitesinin takip edilmesi gereken alanlar....
Okullar
Yemekhaneler
Sinema Salonları
Hastaneler
Fabrikalar
İbadethaneler
Kuaför ve Güzellik Salonları
Fitness Salonları
"Hava Kalitesi Takip Sistemimiz" ile kritik durumlarda SMS,E-Mail ve IVR(Sesli Arama) ile uyarı alırsınız.Böylece bulunduğunuz ortamların hava kalitesini düzenli olarak raporlar ve takip edersiniz...
Sistem sayesinde takip edilebilen ölçümler
-
Sıcaklık Ölçüm Aralığı: -40 oC / + 85 oC
-
Sıcaklık Ölçümü Hassasiyeti: ± 1,0 oC (0 / 65 oC)
-
Nem Ölçüm Aralığı:% 0-100 r.H.
-
Nem Ölçüm Hassasiyeti: ±% 3 r.H. (20-80% r.H., 25 oC)
-
Atmosferik Basınç Ölçüm Aralığı: 300-1100hPa
-
Atmosferik Basınç Ölçümü Hassasiyeti: ± 0.6hPa (300-1100hPa, 0 / 65 oC)
-
IAQ (İç Mekan Hava Kalitesi) Aralığı: 0 / 500 (daha büyük olanı)